Dijital dünyadaki gelişmeyle birlikte markaların dijital platformlar aracılığıyla kendini tanıtması daha da kolaylaştı. Bununla birlikte markaların birbiriyle rekabetleri de hız kesmeden devam ediyor. Markalarımızın bu rekabet ortamında ayakta kalabilmeleri, ürün ve hizmetlerine talep yaratabilmeleri büyük önem arz ediyor. İşte bu noktada reklam devreye giriyor.
Peki markalar kriz dönemlerinde reklam verse, bu markaların gelişimine olumlu yönde etki eder mi?
Evet, fazlasıyla etki eder.
Yapılan araştırmalar, kriz dönemlerinde reklam veren markaların, kriz dönemlerinde reklam yatırımlarını azaltan firmalara oranla daha çok büyüdüklerine dikkat çekiyor. Yani kriz dönemlerinde reklam için ayrılan bütçe, uzun dönemde firmalara bu değerin çok daha üstünde bir katma değer sağlıyor.
Krizi aşmanın yolu, markaların reklam ve pazarlama çalışmalarına hız vermesinden geçiyor.
2001 krizinde; 1998 yılında başlattığı kampanyaya 2001 krizinin ardından da devam ederek pazar payını 2,1‟den 3,8‟e çıkaran Renault Scenic ekonomik krizi fırsata dönüştürmeyi başarmış firmalardan sadece bir tanesi.
Bu örnek krizde reklam faaliyetlerini arttıran firmaların satış, müşteri sayısı, pazar payı v.b. konularda sağladığı avantajları açıkça ortaya koyuyor.
Bu kazanımlara rağmen firmaların büyük çoğunluğu krizlerde tasarruf amacıyla reklam bütçesini kısmayı tercih ediyor. Reklam bütçesinin kısılmasıyla satışlar düşüyor, stoklar yükseliyor. Rakiplerin reklama devam etmesi durumunda ise markanın pazar payı düşüyor.
Gerek kriz dönemlerinde, gerekse normal dönemlerde markaların reklamı bir harcama olarak değil, bir yatırım olarak görmeleri gerekiyor.
Bir markanın her zaman ilk hedefi pazar payını geliştirmek ve büyütmek olmalı. Kriz beklenmeyen ve önceden hissedilemeyen bir durum olsa da bazen göz göre göre geliyor. Markanın krizi öngördüğü anda stratejiyi çok iyi belirlemesi gerekiyor. Bu şartlarda reklam markanızın elini tutar ve onu yukarıya doğru çeker. Geleceğin belirsiz olduğu, karamsarlığın dozunu aştığı zamanlarda belirsizliğin giderilmesine, karamsar havanın dağılmasına yardım edecek bir araçtır reklam. Bu yüzden reklamı bir masraf değil, bir yatırım olarak gören bilinçli markalar krizlerin, fırsatların yolunu açtığını bildikleri için kriz dönemlerinde de markalarına yatırım yapmayı kesmezler. Böylece reklamı ve bir nevi pazarlamayı kesenlerin boş bıraktıkları alanları da onlar doldurmuş olur.